Dergilere gönderdiği hikayelerle kısa vakitte ismini edebiyat etraflarına duyuran muharrir Uğur Demircan’dan usta işi bir kitap daha:
Örtü…
Örtü’de Demircan’ın eşsiz kaleminden hikayeler okuyacaksınız. Şayet kıssa okumayı seven bir okursanız Örtü’yü okumanızı salık veriyoruz. Uzun yıllardır edebiyatla iç içe olan; birebir vakitte güzel bir okur olan Uğur Demircan, yazmaya üretmeye devam ediyor.
İthaki Yayınları etiketiyle geçtiğimiz günlerde yayınlanan ve kitap raflarındaki yerini alan Örtü kitabında, Demircan’ın hayata ve yeniye dair hikayelerini bulacaksınız.
İlk kitabı olan Kilim ile ismini geniş okur kitlesine ulaştıran Uğur Demircan’ın birinci kitabı, birçok olumlu yorum aldı. Kilim, muharririn birinci kitabı olmasına karşın şahane bir iş çıkarttığını söyleyebiliriz. Tıpkı ustalığı Örtü yapıtında de görmek mümkün.
Tiktok’da bizi takip edin
Sayfa: 72
Gerçeklikten kopmayan bir kalem
Uğur Demircan, hikayelerinde sır örtüleri her yanı sarıyor, aralıksız yağan kar kanın, kayıpların üstünü örtüyor ve pişmanlıklar sertçe dokunmuş kızgın bir kum örtüsü kadar can yakıyor.
Günah kuyularına atılan kapkara taşların gizledikleriyle, serin suların son verdiği hasretlerle çiziyor kahramanlarını. Kavuran, donduran, boğucu ve ağır kumaşların altında, gerçeklikten kaçmadan oynatıyor kalemini.
Yazar Uğur Demircan
Meraklı kitapseverler için kitaptan tadımlık bir kısım sunuyoruz;
Koyu yeşil ve bulanık bir gece…
“Koyu yeşil ve bulanık bir karanlık içindeydi artık Efe. Süratle kaçan hava baloncukları ortasından üst baktı, hareketli bir cam bölme vardı güya birkaç metre üstünde. Daha aydınlıktı orası. Dalgaları tersten görüyordu, aydınlığın süratle karardığını da. Batıyor, üst çıkamıyordu. Birinci defa yakalandığı fırtına yüzünden paniklemiş, battıktan sonra dehşetle çırpınmış lakin yarar etmemişti. Koyu yeşil ve daha da bulanık bir karanlık içinde yavaşça salınıyordu artık.”
